CHP içerisinde “Kemal Bey’in düşündüğü seçenek” olarak yorumlanan bu formül için, “Etkili denge, Ekrem İmamoğlu-Canan Kaftancıoğlu cephesindeki yüksek gerilim ve örgüt yönetimi ile delege dağılımı hesaba katıldığında, en iyi seçenek olarak düşünülüyor” değerlendirmeleri yapılmaktadır. Bu formülle ilgili olarak kulislerde konuşulan “abi” adaylarının başında, her ikisi de eskiden il başkanlığı görevini yürüten Cemal Canpolat ve Gürsel Tekin geliyor. Kulislerde, bu iki ismin adaylık konusunda birbirlerine destek verdikleri ve “uzlaşacağız” dedikleri de konuşuluyor. Bu iki isimden biri başkanlık için aday gösterilirse, “İstanbul koalisyonu” formülüyle yönetim ve delege listesine farklı kesimlerden isimlerin dahil edilebileceği düşünülmektedir. Adı geçen adaylardan Selçuk Sarıyar ve Mehmet Ali Yüksel’in ise başkan yardımcısı olabilecekleri belirtiliyor.
İstanbul’daki adaylık tartışmalarının netleşmesi önümüzdeki hafta içinde bekleniyor. Kurultay tarihi olarak belirlenen 8 Ekim’de yaşanan kavga olaylarının tekrarlanmaması için ilçe başkanlarıyla görüşen Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde ilçe başkanlarıyla tekrar bir araya gelecek ve ayrıca ilçe belediye başkanları ve İstanbul delegasyonundan etkili kişilerle temas kuracak. Tüm bu temasların ardından Kaftancıoğlu’nun yerine düşünülen isim gündeme getirilecektir.
Ayrıca CHP, büyük kurultay tarihini belirledi. 4-5 Kasım tarihleri, Parti Meclisi tarafından onaylanacak.
CHP’ye yönelik eleştirilerin artmasıyla birlikte, “zehir-şerbet” atışması da tartışmaya dahil oldu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bölge istişare toplantısında 6’lı Masa ile ilgili tartışmaları değerlendirirken, “Ben masa yıkmadım. O seçim kazanılabilsin diye ben zehir içtim zehir” şeklinde konuştu. CHP Grup Başkanı Özgür Özel ise Akşener’in bu sözlerine yanıt vererek, “CHP de şerbet içmemiştir” dedi. Özel, gelecekteki ittifak olanaklarını zora sokacak ve sert söylemlere yol açacak bir ortamın doğru olmadığına dikkat çekti.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında yeni bir “davet krizi” yaşandığı ortaya çıktı. İmamoğlu’nun Kılıçdaroğlu’nun ilçe başkanlarıyla yaptığı toplantıya davet edilmediği belirlendi. İmamoğlu konuyla ilgili olarak parti içi diyalogları basına yansıtmamayı tercih ettiğini ifade ederek, konuları muhataplarıyla birebir görüştüğünü söyledi.
İmamoğlu ayrıca İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “İstanbul’u alıp Türkiye’yi alamıyormuş” sözlerini hatırlatarak, İstanbul ittifakının kurulabileceğine ve siyasi ittifakların müzakere edilebileceğine olan inancının tam olduğunu ifade etti. Gelecekte makul bir zeminin oluşabileceğini düşündüğünü belirtti ve Sayın Akşener’in de bu çerçevede dahil olduğunu ifade etti.