CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin dünkü Meclis Grup toplantısında partililerin “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” sloganlarına yanıt vererek, “Güzel bir aileyiz. Birlikteyiz, elbette özgürce tartışacağız ama yüz yıllık birlikteliğimizi öbür yüz yılda da kimse engelleyemeyecektir” şeklinde konuştu. Kılıçdaroğlu, devamında şunları söyledi:
“Devletin geleneğinde bugüne kadar bir başsavcı Ankara’ya dilekçe yazıp, ‘Yargının içinde çeteler oluştu’ dememişti. Eğer bu noktaya gelindiyse bıçak kemiğe dayandı demektir. Ben bunu ifade ettim, erişim engeli getirildi, haberimizi kimse duymasın diye. Türkiye çalkalanıyor ama rüşvet dağıtan avukatlar, rüşvet alan hâkimler hala görevde. Adliyeye, camiye, kışlaya siyaseti sokmamalarını söyledim, fakat bunlar soktu ve bugün Türkiye ciddi bir sorunla karşı karşıya. Arkadaşlarıma söyledim, erişim engeli konulan konuşmamı Meclis Genel Kurulu’nda okuyup, tutanaklara geçirecekler. Sizin engellemeleriniz asla bizi susturamaz. Biz muhalefet olsak da adaleti getireceğiz.
Bütün dünyanın gözleri önünde masum çocukların, kadınların, yaşlıların katledildiğini görüyoruz; nerede, Filistin’de. Kendilerini uygar dünyanın bir parçası olarak tanımlayan bu sözde devletlerin yöneticileri ne yapıyor? Akan kanı durduruyorlar mı? Hayır, ellerinden gelse, utanmasalar alkış tutacaklar. Ben 21. yüzyıl dünyasından bahsediyorum.
Gazze’de 2 bini aşkın çocuk, 5 bini aşkın insan hayatını kaybetti. Hastane bile bombalanır mı ya? Akıl var, mantık var değil mi? Ancak bir insanın gözü dönmüşse, bir şeyleri artık görmüyorsa ve sadece koltuğuna düşkünse -Netanyahu için söylüyorum- o kişiler elbette hastaneyi de bombalarlar.
Bu, dünyanın gözü önünde yapılan en büyük ayıplardan biridir. Çocuklar, kadınlar katlediliyor, insanlar öldürülüyor, hastaneler bombalanıyor ve hiç kimsenin sesi çıkmıyor. Geçmişte Türkiye, Ortadoğu’nun en güvenilir ülkesiydi. Sorun çıktığında bile gelip kapısını çalarlardı, sorunu çözmesi için. Ancak Ortadoğu şu anda bir ateş topuna döndü, bizimkiler bağırıyor, ‘Gelip arabulucu olalım mı?’ diye, kimse bu sesi duymuyor. Çünkü Türkiye artık dış politikada güvenilir bir devlet olmaktan çıktı. Sesinin dinlendiği Türkiye’den dışlanan bir Türkiye’ye geldik. Arabuluculuğu Katar’a verdiler.”
Kılıçdaroğlu ayrıca Cumhuriyet’in 100. yıl kutlamaları hakkında da konuştu. “Biz Cumhuriyet’i kanla, gözyaşıyla kurduk, ağır bedeller ödedik. Bütün mazlum ülkelere örnek olduk. Cumhuriyet’in 100. yılını büyük bir coşkuyla kutlamalıyız, koşmalıyız, oynamalıyız. Toplumun her kesimi bu duyarlılığı paylaşmalı. Filistin’de olaylar var, şenlikleri erteleyelim diyorlar. 100 yıl sonra mı bir daha kutlayacağız? Bu, ne anlama geliyor? Şenlik, Anıtkabir’e gitmek, törenler düzenleyip kutlamak, anmak demek. Bizim belediyelerimizin olduğu her yerde sokaklarımız kırmızı beyaz renkte olacak, Cumhuriyet’i sevinçle, coşkuyla kutlayacağız.”