İstanbul Beylikdüzü’nde bulunan Özel Filistin Al Fanar Milletlerarası Okulu, bünyesinde 200 öğrenci barındırmaktadır. Bu öğrencilerin 150’si ve birçok öğretmen Filistinli kökenlidir. 2018 yılında eğitim hayatına başlayan okul, hem derslerin devam ettiği hem de büyük bir endişenin yaşandığı günleri deneyimlemektedir. Birçoğu ülkelerindeki savaşta sevdiklerini ve evlerini kaybetmiş olan öğrenciler, her sabah yeni bir acı haberle uyanma korkusuyla yaşamaktadır. İlkokul, ortaokul ve lise kademelerinde eğitim gören öğrencilerin yüzlerinde artık endişe ve korku izleri yer almaktadır. Öğretmenlerin durumu da öğrencilerinden farklı değildir. Onların da birçoğu ailelerini Gazze’de bırakarak Türkiye’ye gelmiştir. Şu anda öğrencilerin ve öğretmenlerin zihinleri ve kalpleri Filistin’dedir.
Arapça öğretmeni Maha Alsakka, beş senedir bu okulda görev yapmaktadır. Kendisinin ailesi Gazze’dedir. İngilizce alanında Sakarya Üniversitesi’nde doktora yapan eşi, savaş başlamadan birkaç gün önce ailesini ziyaret etmek için Filistin’e gitmişti. Ne kendisinden ne de ailesinden tam 10 gündür haber alamamaktadır. Öğrencileri ve meslektaşlarıyla bir arada olmak ona iyi gelmektedir.
İlkokul öğretmeni Hala Zakkout, tüm ailesinin Gazze’de olduğunu ve onların her gün saldırı altında olduğunu belirtmektedir. Evi ve eşinin eczanesi bombalanmış, enkazla yüzleşmiştir. Okulda birçok Gazzeli öğrencisi bulunan Hala Zakkout, her gün bir öğrencisinin bir yakınından ölüm haberleri almakta olduğunu ifade etmektedir. Birbirlerine teselli vermeye çalıştıklarını dile getirmektedir.
İngilizce öğretmeni Mohammed Kurunb ise Türkiye’de dört yıldır bulunduğunu belirtmektedir. Savaşın kendilerini burada da derinden etkilediğini söylemektedir. Ablası, eşi ve çocuklarını kaybetmiştir. Okulda çocukların bazen güldüklerini gördüğünde içi biraz olsun rahatladığını dile getirmektedir. Onların tebessümleri, karanlıkta parlayan bir ışık gibi gelmektedir.