İSTANBUL’DA HAVA KİRLİLİĞİ SALGINI DEVAM EDİYOR

İstanbul’da son zamanlarda artan hava kirliliği, sağlık açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Özellikle nüfus ve araç sayısının artmasıyla birlikte kış mevsiminde kullanılan katı yakıtların dumanı, hava kirliliğinin kalp rahatsızlıklarında önemli bir artışa neden olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, Göztepe, Esenyurt, Mecidiyeköy ve Kağıthane gibi bölgelerde yoğun hava kirliliği yaşandığını belirtirken, vatandaşların hava kalitesini düzenli olarak takip etmeleri konusunda uyarıyor. Aynı zamanda doktorlar da hava kirliliğinin kalp ve akciğer hastalıklarını artırdığına dikkat çekiyor.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, şehirleşme, araç trafiği ve fosil yakıtların kullanımının artmasıyla birlikte hava kirliliğinin de değişkenlik gösterdiğini belirtiyor. Özellikle araçlardan kaynaklanan azot kirliliğinin ve tozların insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ifade ediyor. Kış aylarında ise ısınma amaçlı kullanılan yakıtların hava kirliliğini daha da artırdığını söyleyen Toros, bir yetişkinin günde ortalama 15 kilogram hava soluduğunu ancak bu havayı seçme şansına sahip olmadığımızı vurguluyor.

Hava kirliliğinin bir diğer göstergesi olan toz oranı ise İstanbul’da 50 ile 100 arasında değişiyor. Bu değerlere göre, hava kalitesinin yeşil renkte ise iyi olduğu, 50 ile 100 arasında ise orta düzeyde olduğu ve 100’ün üzerinde ise özellikle hassas gruplar için zararlı hale geldiği belirtiliyor. Vatandaşlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın havaizleme.gov.tr adresinden güncel hava kirliliği verilerini takip ederek hareket etmeleri öneriliyor.

Hava kirliliğinin en çok etkilediği organlar ise kalp ve akciğer sistemleri. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Esen, parçacık sayısının artmasıyla birlikte damarlardaki akışkanlığın bozulduğunu, damar spazmlarının ve kalp krizlerinin arttığını söylüyor. Bu nedenle, soğuk havalarda özellikle parçacık sayısının yükselmesiyle nefes almakta güçlük çekme ve tansiyon dengesizliklerinin oluşabileceğine dikkat çekiyor. Kronik bronşit, astım, kalp yetersizliği gibi rahatsızlıkları olan kişilerin özellikle dikkatli olmaları gerektiğini belirten Esen, yüksek tansiyon ve diyabet gibi çoklu ilaç kullanan hastaların da tehlike altında olduğunu vurguluyor. Bu nedenle, kronik hastalığı olan kişilere açık havada maskeler kullanmaları öneriliyor.

İstanbul’da hava kirliliği sorunu gün geçtikçe artarken, vatandaşların bu durumdan etkilenmemek için hava kalitesini düzenli olarak takip etmeleri ve koruyucu önlemleri almaları gerekiyor. Özellikle hassas gruplara dahil olan kişilerin sağlıklarını korumak adına uzmanların önerilerine dikkat etmesi önem arz ediyor.