Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte apartmanlarda “kombi” sorunu da ortaya çıktı. Tasarruf amacıyla kombilerini düşük ayarlarda çalıştıran veya bazı odalardaki petekleri kapatan apartman sakinleri arasında tartışmalar sık sık yaşanıyor. Bu tartışmalar sosyal medya ve mesaj gruplarında da sıklıkla gündeme geliyor. Kat malikleri arasında dava da açılan komşuluk sorunları zaman zaman medyada yer alıyor.
Ümit Yasin Kısa, Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 18. maddesinde bu konunun detaylı bir şekilde belirtildiğini vurgulayarak, “Kat malikleri, bağımsız bölümlerini, eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymakla, birbirini rahatsız etmemekle, birbirinin haklarını çiğnememekle ve yönetim planı hükümlerine uymakla yükümlüdür” dedi.
Kısa, aynı kanundan hareketle kat maliklerinin komşuluk kurallarına riayet ederek diğer komşularının zararına olan hareketlerden kaçınmaları gerektiğini belirtti. “Bu durumda kombisini yakmayan bir kişinin kurallara aykırı davrandığı söylenebilir” diyen Kısa, ilgili kişinin Sulh Hukuk Mahkemesine başvurabileceğini ifade etti.
Dış ortam sıcaklığının 10 derecenin altına düşmesi durumunda ise ısıtma sistemlerinin çalıştırılması gerektiğini belirten Kısa, bu derecenin İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu tarafından 15 derece olarak belirlendiğini söyledi. Bu durumda, 15 derecenin altında kombisini kullanan bir komşuya zarar gördüğünü iddia eden kişinin dava açabileceğini ifade etti.
Kısa, mahkeme tarafından yapılan tespit sonucunda zararın varlığının ortaya çıkması halinde hakimin zararın giderilmesine karar verebileceğini söyledi. Zararın ise, dava tarihinden itibaren komşusunun sebep olduğu şekilde daha fazla doğalgaz tüketme nedeniyle oluşan maddi giderlerle hesaplanması gerektiğini belirtti.
Ara kattaki bir daire kombisini yakmadığı için hem alt hem üst komşunun zarar görmesi durumunda her iki katın da zararını karşılanabileceğini belirten Kısa, komşunun zararı ispat etmesi halinde hakimden müdahale talep edebileceğini söyledi.
Kiracının kombisini yakmamasının ev sahibi için bir tahliye sebebi olup olmadığı konusuna da değinen Kısa, Türk Borçlar Kanunu’nun 316. maddesine göre kiracının kiralananı uygun şekilde kullanması ve komşulara saygı göstermesi gerektiğini belirtti. Kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranması durumunda kira sözleşmesinin feshedilebileceğini ifade etti. Kiraya verenin, aykırılığın giderilmesi için kiracıya yazılı olarak en az 30 günlük süre verip talepte bulunabileceğini ve bu talebin yerine getirilmemesi durumunda sözleşmenin feshedilerek kiracının tahliye edilebileceğini söyledi.
Doğruluk ve dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışların da Kat Mülkiyeti Kanunu’nda yer aldığına dikkat çeken Kısa, bu davranışların yüksek sesle rahatsızlık verme, çöpleri belirlenen saatler dışında açıkta bırakma, komşuların balkon ve pencerelerine zarar verme gibi fiiller olarak sayılabileceğini belirtti.
Merkezi ısıtma sistemi kullanan sitelerde de daire sakini ısıtmanın yeterli olmadığını dile getirebilir. Böyle bir durumda hak aranabilir mi? Kısa, merkezi sistemin kaynaklı bir arıza olduğunda kat malikinin yöneticiye başvurması gerektiğini ve bu gibi durumlarda tüm kat maliklerinin ortak sorumlu olduğunu söyledi. Yönetim planının da incelenmesi gerektiğini belirten Kısa, kat malikinin çözüm bulamaması durumunda Kat Mülkiyeti Kanunu’na dayanarak hakimden müdahale talep edebileceğini ve arızanın giderilmesi için yasal yollara başvurabileceğini açıkladı.
Fotoğraflar: iStock