İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Marmara Cezaevinin karşısındaki duruşma salonunda, Ahlam Albashır ve 15 tutuklu sanıkla birlikte, duruşmayı gerçekleştirdi. 12 sanık ise tutuklu oldukları cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmaya 123 şikayetçiden sadece 14’ü katıldı. Ahlam Albashır, siyah başörtü, siyah kıyafet ve gri etek giyerek duruşmaya katıldı. Kimlik tespitleri yapıldıktan sonra, Albashır, okumayı bildiğini, ancak yazmayı bilmediğini belirtti. Mahkeme başkanı, hazırlanan iddianamenin Arapça çevirisinin sanıklara tebliğ edilmediğini belirtti ve bu nedenle Albashır’ın savunmasını iddianame eline ulaştıktan sonra yapabileceğini tercüman aracılığıyla söyledi. Albashır, savunmasını bir sonraki celse yapmak istediğini belirtti. Savunmaların alınmasına devam edilirken, bazı sanıklar iddianameyi okuduktan sonra savunma yapmak istediklerini belirttiler. Diğer sanıklar ise üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmediklerini belirtti ve tahliyelerini ve beraatlerini talep etti. Duruşmada savunma yapan Fatma Berkel, Esenler’deki tekstil atölyesinin sahibi olarak Ahlam Albashır’ın bir süre kendileriyle kaldığını söyledi. Berkel, Albashır’ın gündüz uyuduğunu ve gece boyunca uyanık kaldığını söyledi. Ayrıca olay sırasında hamile olduğunu belirten Berkel, düşük yaparak üzücü bir tecrübe yaşadığını belirtti. Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Heyet, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yazı yazarak firari sanık Khalil Manje Hussein’in hayatta olup olmadığının sorulmasına karar verdi ve duruşmayı 17 Temmuz’a erteledi.