DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci tur oylamasının kesin olmayan sonuçlarına ilişkin parti genel merkezinde açıklama yaptı. Babacan, seçmenlerin yüzde 52’sinin tercihini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yana kullandığını ifade etti. Babacan, “Kendisini tebrik ediyorum. Kendisine çağrım vatandaşlarımızın verdiği bu yetkiyi adalet, liyakat ve istişare ilkelerinden sapmadan kullanmasıdır. Vatandaşlarımız bu seçimlerde DEVA Partisi’ne demokratik denetim yapma görevini vermiştir. Bu görevi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz. Partimiz, yoğun bir şekilde derhal yarından itibaren yerel seçimler için de çalışmaya başlayacaktır” şeklinde konuştu.
Babacan, seçimlerde yer yer sandık başlarında toplumsal barışa hizmet etmeyen görüntülerin olduğunu belirtti. Ancak asıl sorunun, seçimlere doğru giden propaganda döneminde yaşandığını ifade eden Babacan, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmanın yetkilerini ve imkanlarını fiilen kullanırken aynı zamanda aday olduğunu söyledi. Babacan, kamu malını, imkanlarını kendi seçim kampanyasında kullandığını ve devletin, milletin sahip olduğu basın yayın organlarını neredeyse tamamen kendine, tek bir partiye tahsis ettiğini belirterek, “Kısacası seçimi kazanmak uğruna kul hakkına girdiler” dedi.
Babacan, kullanılan herhangi bir oyun zayi olmadığını vurgulayarak, “Umutsuzluğa, karamsarlığa asla yer yok. Bizler bir sonraki seçim takvimi başlayana kadar yok olup, son anda ortaya çıkanlardan değiliz. Biz buradayız, sapa sağlam ayaktayız. Elbette ki bu seçim sonuçlarından kendi payımıza çıkaracağımız derslerimiz olacaktır. Partimizin yetkili kurumları ile beraber seçim sonuçları ile ilgili kapsamlı değerlendirmeleri de önümüzdeki günlerde yapacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ülkeyi yönetemeyeceğini savunan Babacan, “Çünkü işi bilen, çalışkan, hakperest, dürüst kadroları kalmadı artık. Üzülerek söylüyorum; her alanda sadece kötüye gidişin devamını göreceğiz. Ancak biz buradayız. Her yanlışa ‘dur’ diyecek kadar güçlüyüz. Demokrasinin bir müsabaka olmadığını unutmayalım. Bizler Türkiye Cumhuriyeti’nin eşit ve onurlu vatandaşlarıyız. Vicdanımız rahat olsun. Hep beraber tarihin doğru tarafında yer aldık. Hakça mücadele ettik. Haklı olmanın verdiği güçle mücadeleye devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.