Ankara’da Tedbir Nafakası Talepleriyle Çekişmeli Boşanma Davası Açıldı

Eşine evde değil Instagram’da yaklaşamayacak

Başlık: Ankara’da Tedbir Nafakası Talepleriyle Çekişmeli Boşanma Davası Açıldı

Ankara’da, Emrah K. ve Başak K. çifti arasında çekişmeli bir boşanma davası açıldığı dava dosyasında belirtilmiştir. Genç kadın, tazminat talebinin yanı sıra, tedbir nafakası talebinde bulunarak 3 bin TL’lik bir miktar istemiştir. Başak K., nafaka talebini desteklemek amacıyla eşinin Instagram hesabında paylaştığı “Yunan adalarında tatil yaptığını” gösteren fotoğrafları delil olarak sunmuştur. Mahkeme, tedbir nafakası talebini kabul etmiştir.

Emrah K. ise avukatı Buket Derya Karaman aracılığıyla hükmedilen tedbir nafakasına itiraz etmiştir. İtiraz dilekçesinde genç kadının çalışabilecek durumda olduğu halde çalışmadığı ve Marmaris’te tatil yaptığı savunulmuştur. Bunun üzerine dilekçede, “Bu durumda davacının işsiz olduğu iddiası gerçek dışıdır. Davacı, sadece kişisel hırsı sonucunda, zor durumdaki ve eşi tarafından çalıştırılmayan kadınlar için getirilen tedbir nafakasını kötüye kullanmaktadır.” ifadesine yer verilmiştir.

İtiraz başvurusunda, genç kadının sunulan delillerin Emrah K.’nin Instagram hesabından alındığı vurgulanarak, “Sosyal medya hesaplarından rızası olmadan fotoğrafların alınması ve sunulması yasadışı delil elde etme anlamına gelmektedir. Müvekkil, davacıyı engellemesine rağmen bu fotoğraflara ulaşılmasının özel hayatın gizliliğini ihlal ettiğini ve kişisel verileri yayma suçu teşkil ettiğini düşünmektedir” denilmektedir. Ayrıca, önceden tatil masraflarının ödendiği de belirtilmiştir. Bu doğrultuda, davacının tek taraflı ve delile dayanmayan talepleriyle nafakaya hükmedilmesinin kabul edilemez olduğu savunulmaktadır.

Mahkemeye sunulan bir dilekçede, “Davalı tarafından müvekkilin özel hayatının yasadışı şekilde izlendiği ve delil elde etmeye çalışıldığı” belirtilerek uzaklaştırma talebinde bulunulmuştur. Ayrıca, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un sadece kadınları değil şiddet mağduru olan erkekleri de kapsadığına dikkat çekilmiştir. Müvekkil, bu psikolojik şiddet sonucunda fiziksel şiddete uğramadan koruma tedbirlerinin uygulanmasını talep etmektedir.

Mahkeme, “çekişmeli boşanma davası nedeniyle ileride üzücü bir olaya sebebiyet vermemek adına” talebin kabul edilmesine karar vermiştir. Mahkeme, 1 aylık bir süre boyunca Başak K.’nin “Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya başka şekillerde rahatsız etmemesi” hükmüne hükmetmiştir. Ayrıca, hükmolunan önleyici tedbirlere aykırı davranılması durumunda genç kadının tutuklanabileceği veya hapis cezasına çarptırılabileceği konusunda uyarılmalarda bulunulmuştur.