COVID-19 Aşısı ve Kalp Hasarı İddiaları Hakkında Gerçekler Ortaya Çıktı
COVID-19 aşılarıyla ilgili Dr. Alan Shoemaker’ın ağustos ayında yaptığı açıklama, tartışmalara ve endişelere yol açmıştı. Shoemaker, aşı olanların yüzde 20’sinin yaşamını yitireceğini iddia etmişti. Ancak Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Melih Us, bu iddianın bilimsel olarak desteklenmediğini ve gerçeği yansıtmadığını belirtti. Prof. Dr. Us, “Dr. Alan Shoemaker’in ağustos ayındaki konuşmasını araştırdım. İddialarını doğrulayan bir bilimsel araştırma bulunmadığını gördüm. Kendisi gerçekten bu konuşmayı yapmış olsa da, sunumunda bahsettiği iddialar gerçekçi değil, tamamen uydurma” şeklinde konuştu.
Dr. Alan Shoemaker ile ilgili çeşitli şikayetler olduğunu ve Ontario Doktor ve Cerrahlar Disiplin Mahkemesi’nde davalar açıldığını öğrendim. Disiplin Mahkemesi, Shoemaker’ın lisansını askıya aldı. Shoemaker’ın iddialarının toplum sağlığına ciddi bir tehdit oluşturduğunu ve bilimsel geçerliliği olmadığını belirten mahkeme, “ahlaki olmayan, kontrolsüz tavırlar sergilediği, mesleki yetersizliği bulunduğu, insanları yanılttığı” şeklinde bir açıklama yapmıştır. Bu tür açıklamaların nadiren yapıldığı bilinmektedir.
Disiplin Mahkemesi tarafından Shoemaker hakkında olumsuz bir karar alınması durumunda, artık doktorluk yapamayacağı bir durumla karşı karşıya kalabileceği ifade edildi. Türkiye’de de benzer şekilde yanlış bilgiler veren kişilerin olduğunu ve maalesef yasalara göre bir süre sonra mesleklerine devam etmelerine izin verildiğini belirtmek gerekir. Bu durum oldukça tehlikelidir. COVID-19 aşısının hızlı bir şekilde bulunmasının en önemli nedenlerinden biri, SARS virüsünün tanınmasıdır. Hiç kimsenin aklında şüphe olmamalıdır. Eğer aşı bulunmasaydı, dünya genelindeki ölümler üç kat artabilirdi.
Dr. Alan Shoemaker’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada “Üzgünüm, COVID-19 aşısı olanlarda yüzde 5 ila yüzde 9 arasında kalp hasarı geliştiği tespit edildi. Her 1 milyon kişide 50 bin ile 90 bin kişi arasında. Aşıya bağlı olarak miyokardit (kalp kası iltihaplanması) teşhisi konulanların yarısı 5 yıl içinde hayatını kaybedecek, yüzde 75’i ise 10 yıl içinde ölecek” şeklinde bir iddia ortaya atmıştı. Ancak yapılan araştırmalar bu iddiaları desteklememekte ve Shoemaker’ın iddialarının doğru olmadığı ortaya çıkmıştır.