Görme Engelli Psikologdan Empati ve Erişilebilirlik Hakkında

Gönül gözüyle terapi

Her yıl 10-16 Mayıs tarihleri arasında engellilerin sorunlarının gündeme getirilmesi ve farkındalık yaratılması amacıyla Engelliler Haftası kutlanıyor.

Doğuştan görme engelli 47 yaşındaki psikolog Eralp Akdoğan, Hürriyet’e şunları söyledi: “21 yıldır psikolog olarak çalışıyorum. Üniversiteyi kazandığım haberi alırken Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde okuyordum. Teknolojinin gelişiminin bu kadar ilerlemediği dönemlerde, görme engelli öğrenciler olarak kaset, pilli teyp ve walkman ile ders çalışıyorduk. Bilgisayarlar hayatımıza henüz girmemişti. Şimdiki gençler daha şanslı. Görme engelliler için bilgiye ulaşmak artık çok kolay.”

Akdoğan, şu anda Etlik Zübeyde Hanım Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde olduğunu belirterek, “Bugüne kadar sayısını bilmediğim kadar çok hasta baktım. Bu çağda engellilik diye bir şey olmadığını düşünüyorum. Artık organ eksikliği sizi engelli yapmıyor. Engel beyinde. İnsanlar görmeyen bir psikolog olabileceğini düşünemiyorlar. Çünkü zihinlerinde doktorla ilgili belirli bir imaj var. Ben bu imaja uymuyorum ama insanlar benimle tanıştıktan sonra daha rahat ediyorlar. Çünkü özel hayatlarını paylaşmak zor olabilir. Ancak görmeyen biriyle paylaşım daha rahat olabilir.” şeklinde konuştu.

Görme engellilerin seslere daha fazla odaklandığını belirten Akdoğan, “Bu, farklı bir iletişim kurmamıza yardımcı oluyor. Örneğin bazı detayları sadece seslerden anlayabiliyorum. Bu nedenle, eksiklik yaşayan insanları daha iyi anlayabiliyoruz.” dedi.

Akdoğan, “Tabii ki karşılaşılan engeller var, yollar ve araçlar gibi. Ancak istenirse bu sorunlar kısa sürede çözülebilir. Yeni binaların planlanmasında erişilebilirliğin ön planda olması gerektiğini düşünüyorum. Yasal düzenlemelerin bu konuda etkin bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Bağımsız hareket edebilen biri olarak, insanların keyfi davranışları beni ve benzerlerimi bağımlı hale getirebiliyor.” açıklamasında bulundu.

Şu anda işe gitmek için 2 otobüs değiştirmek zorunda kaldığını belirten Akdoğan, “Yaklaşık 1.5 saatte işe gidiyorum ve aynı şekilde dönüyorum. Bu zaman kaybını görmememin nedeni sadece araba kullanamamamdır. Servis hizmetleri sunulsa, bu zaman kaybı yaşanmaz.” ifadelerini kullandı.