Hukuk Devleti ve Yargı Sistemimizde Yapılacak Reformlar

Erdoğan’dan adli yıl açılışı mesajları: 85 milyon ‘İşte benim Anayasam’ demeli

Hukuk Devleti Kırmızı Çizgimiz

Hukuk devleti, hepimizin ortak hedefi ve kırmızı çizgisidir. Toplumdan gelen serzenişlerin önüne geçmek için adalet hizmetlerinde kaliteyi yükseltmeli ve yargıya olan güveni artırmalıyız. Vatandaşlarımızın adliye kapısının adalet kapısı olduğuna hiç şüphe duymamaları ve haklarını huzur içinde aramaları gerekmektedir. Bu sebeple, hukukun üstünlüğünden asla taviz vermemeliyiz. Hukuk devletini güçlendirmek amacıyla daha yakın işbirliği içinde çalışacak ve ortak akılla hareket edeceğiz.

Reformlarımız Devam Edecek

Önümüzdeki dönemde, yargı kurumlarının çalışma usullerinde ihtiyaç duyulan reformları yapacağız. Bu kapsamda, ilk derece mahkemeleri, bölge adliye mahkemeleri ve Yargıtay dahil olmak üzere tüm yargı kurumlarının daha verimli çalışması için çaba göstereceğiz. Ayrıca, yapay zekâ destekli UYAP sisteminin geliştirilmesine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Dijital Dönüşüm Ofisi’miz ve TÜBİTAK işbirliğiyle yürütülen projemizle davaların sonuçlanma süresini kısaltmayı hedefliyoruz. Hâkim ve savcı yardımcılığı müessesiyle adalet teşkilatının insan kaynağını daha nitelikli hale getirmeyi planlıyoruz. Bu önemli yeniliği, 2023 yılı sonunda gerçekleştireceğimiz sınavla hayata geçireceğiz.

Avukat Tutma Zorunluluğu Arttırılacak

Avukatların mahkeme faaliyetlerine katkısının artması için birtakım yeni uygulamalar üzerinde çalışmayı düşünüyoruz. Kademeli şekilde belirli davalar için avukat tutma zorunluluğunu getirme konusunda işbirliği yapabileceğiz. Türkiye’nin yüzyılına damgasını vuracak adalet anlayışını sağlamak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.

Makul Sürede Adil Kararlar Verilecek

Milletimizin yargıdan beklentisi, adil kararların makul sürede verilmesidir. Bu beklentiyi karşılamak için Yargıtay’dan istinafa ve ilk derece mahkemelerine kadar tüm yargı organlarında hızlı ve adil bir yargılama süreci sağlanmalıdır.

Birinci Sınıf Bir Anayasa Vaadi

Darbe anayasasının gölgesinde “Türkiye Yüzyılı” konuşmalarını, ülkemiz ve demokrasimiz için kabul edilemez görüyoruz. Milletimizin yeni bir anayasayı hak ettiğine inanıyoruz. Bu anayasa, birinci sınıf demokrasi, birinci sınıf ekonomi ve birinci sınıf özgürlükleri tamamlayan, milletimizin tamamının sahipleneceği bir metin olacaktır. Siyasi partilerimiz, yüksek mahkemelerimiz, üniversitelerimiz, devlet kurumlarımız, barolarımız, meslek kuruluşlarımız, sivil toplum örgütlerimiz ve milletimizin her bir ferdini bu sürece katkı vermeye davet ediyorum. Meclis’in açılışıyla birlikte Türk demokrasisini yeni bir anayasaya kavuşturmak için girişimlerimize başlayacağız.

Sosyal Medya Mahkemeleri Tehdit Oluşturuyor

Adalet yalnızca mahkeme salonlarında tecelli edebilir. Sokağa, televizyon ekranlarına ve sosyal medya mecralarına taşınan adalet, hukuka olan güveni zedeler ve sonunda kaybolur. Mikrofon veya klavye gibi araçlarla konuşmak veya yazmak, mahkeme kararlarını kendi isteklerimize ve ideolojik görüşlerimize göre yorumlamak, hatta hüküm vermek doğru değildir. Günümüzde artan sosyal medya mahkemeleri, birliğimiz, dirliğimiz, huzurumuz ve iç barışımız açısından büyük bir tehdit ve tehlike kaynağıdır.

Yargı Yeniden Yapılandırılmalı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, yapay zekaya dayalı gerekçeli karar yazımı için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Akarca, demokrasimizi güçlendirecek, insan haklarını daha iyi koruyacak, hukuk devletini geliştirecek ve darbe döneminin izlerini silmek için yeni anayasa arayışını desteklediklerini ifade etti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı olarak yeniden yapılandırılması gerektiğini vurgulayan Akarca, bu sayede adli makamlar arasında denkliğin sağlanmasının önemine dikkat çekti.

Eleştiriler

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, adli yardım hizmetlerinde KDV’nin yüzde 10 olarak uygulanmasını, adli yardım ödeneğinin artmasına rağmen bu artışın yansıtılmamasını ve zorunlu avukatlara verilen ücreti eleştirdi.