İnsanların içsel huzur bulma ve ruhlarını dinlendirme amacıyla katılabilecekleri inziva kampları, internet arama motorlarında oldukça popüler hale geldi. Birçok farklı şirketin reklamları aracılığıyla inziva kamplarına ilgi artmaktadır. İnzivanın, bireyin iç dünyasına dönerek dış dünyadan soyutlanması anlamına geldiği vurgulanmaktadır. Son zamanlarda yayınlanan birçok dizi, inziva kamplarına olan talebi artırmıştır. Hem çalışma hayatının getirdiği stres hem de şehir yaşamının yoruculuğundan bunalan birçok kişi, bu kamplara katılmak istemektedir.

İlk olarak, tek günlük bir inziva etkinliği olan günübirlik yolculuklar için bir organizasyon şirketiyle iletişime geçildi. Bu etkinlikte, kendi evimizde bir alan kullanabilecek, organik atıştırmalıklar yiyebilecek ve rehberlik hizmeti alabilecektik. Ancak bu hizmet için 1750 TL ödememiz gerekiyordu. Bu şekilde, inziva kampı deneyimini evde yaşayabilir ve şirketin rehberlik hizmetinden faydalanabilirdik.

Bu etkinlikle ilgili daha fazla bilgi almak için iletişimde kalmaya devam edildi. Etkinlikte yapılan pratiklerle ilgili daha detaylı bilgi alındığında, etkinliğin açılış çemberiyle başladığı ve niyet bohçasının hazırlandığı belirtildi. Diğer etkinlikler için evden çıkılması gerekiyordu. Sakin bir doğa ortamında egzersiz ve meditasyon yapmak ve evde hazırlanan niyet bohçasını toprağa gömmek gibi aktiviteler yapılmaktaydı. Bu eğitimi veren kişi kendisini “Bireysel inziva alanı açan bir rehber kadın” olarak tanımlamaktaydı. İletişim dili oldukça samimi ve rahattı. İsimle hitap etmeye başlayan konuşmasını “canım” diyerek sürdürüyordu, böylece daha üstten ve samimi bir iletişim kurmaya çalışıyordu.

Diğer bir seçenek ise iki günlük bir inziva kampıydı ve bu kamp bir ekolojik köyde düzenleniyordu. Bu kampa katıldığımızda kadim öğretiler rehberliğinde hareket etme ve yavaşlama yöntemleriyle içsel ruhumuza ulaşabileceğimiz iddia ediliyordu. Bu kampta pilates eğitmeni tarafından eğitimler veriliyordu. Kampın organizasyon ekibiyle iletişime geçildiğinde, kampa 2 gece konaklama ve sabah, öğle ve akşam yemeklerinin dahil olduğu 4 bin 500 TL ödemeniz gerektiği öğrenildi. 15 dakika sonra aranarak katılım durumu hakkında bilgi istendi.

Dört gün süren başka bir inziva kampı ise “Daha iyi bir sen için neler mümkün?” sloganıyla tanıtılmaktadır. Bu kamp, varoluşun, egonun, ıstırabın, sevginin ve neşenin özünü keşfetmeyi hedeflemektedir. Program, Ege Bölgesi’nde deniz kenarında bir tesiste gerçekleştirilmekte ve nefes, yoga, farkındalık çalışmaları ve meditasyonları içermektedir. Bu kampta 4 gece konaklama yapılmaktadır ve programın ücreti 11 bin TL’dir. Bu kamp diğerlerinden farklı olarak katılımcılara sertifika da sunmaktadır.

Fethiye’de bulunan başka bir kamp alanı ise sadece inziva hizmeti sunmaktadır. Burada kişisel kamplar, çiftler için inziva kampları, spiritüel, wellness, macera, dijital detoks, mindfullness, doğa kampı ve detoks inzivaları gibi birçok seçenek bulunmaktadır. Ayrıca kamp alanında açık hava voleybol sahası, masa tenisi, futbol sahası, orman, mini çocuk oyun alanı, masaj alanı, sinema odası, trekking ve yürüyüş parkurları, ekolojik meyve ve sebze bahçesi gibi olanaklar da sunulmaktadır. İnzivaya çekilmek için buraya gelmenin fiyatı, dönem ve kampın çeşidine göre değişmektedir.

Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, bu tür kampları mesleği gereği yakından takip eden bir isim olmasına rağmen, bilimsel dayanağı olmayan yöntemlerle insanların manipüle edildiğini düşünmektedir. Prof. Dr. Verimli’ye göre, bu kamplar ve etkinlikler tek başına terapi olarak adlandırılamaz. Manipülasyon sonrasında insanların istirahat etmesine olanak sağlayan sosyal aktivitelerdir. Bu kampların bilimsel olarak kanıtlanmış bir temeli olmadığını belirten Verimli, şunları söylemektedir: “Her biri farklı bir akımı benimsemektedir. Yoga veya Taoizm gibi farklı çıkış noktaları vardır. Ancak bu etkinliklerin sayısı artmış ve ne oldukları belirsiz hale gelmiştir. Bu durumu hoş karşılamıyoruz. Ancak bu tür aktivitelerin talep görmesinin sebebi, toplumdaki kolay ikna edilebilir kesimi temsil etmeleridir. Keşke bilimsel açıdan daha fazla akıl kullanan bir toplum olsak, böylece daha sağlam adımlar atabiliriz.”