Arzu Ulaş adlı bir araştırmacı, İstanbul’un Tarihi Yarımada’sında yeraltı yapılarını tespit eden ve bu belgelere dayanarak bir tez çalışması yapan bir “yeraltı dedektifi” olarak biliniyor. Ulaş, özel izinler alarak İstanbul’un tarihi bölgelerini adım adım geziyor ve Osmanlı belgeleriyle uyumlu yeraltı yapılarını buluyor. Bu ilgi ve merak, çocukluk yıllarından beri yeraltına olan ilgisinden kaynaklanıyor. Çocukluğunda köstebekler ve solucanlarla büyümüş olan Ulaş için yerin altı her zaman büyülü bir yer olmuştur.
Ulaş, üniversite eğitimini tamamlamadan önce 3 çocuk annesi olarak hayatını sürdürdü. Ancak okuma tutkusu hiç bitmedi ve bu süre zarfında kitaplar ona her zaman eşlik etti. 2013 yılında üniversitelerde başörtüsü serbest bırakıldığında tekrar üniversiteye gitmeye karar verdi. İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü’ne giren Ulaş, yüksek bir başarıyla mezun oldu ve formasyon dersleri de aldı. Bu sırada Osmanlı Türkçesi adlı dersi de alarak Osmanlıca bilgisini geliştirdi.
Yüksek lisans çalışmasına başladıktan sonra, iyi seviyede Osmanlıca bilmesi onu Osmanlı belgelerini araştırmaya yöneltti. Yeraltı merakıyla Osmanlı belgeleri bir araya geldi ve Tarihi Yarımada’nın yeraltı yapıları üzerine bir tez çalışması ortaya çıktı. Bu tez çalışmasıyla ilgili olarak Ulaş, arşivleri inceledi ve binlerce belgeyi taradı. Çalışması sırasında bölgedeki yeraltı yapılarıyla ilgili bilgiler içeren 400’den fazla belgeye ulaştı. Bu yapıları yerinde gözlemleyerek ve analiz ederek günümüzdeki durumlarını tespit etmek istedi.
Araştırmaları sırasında mağaracılıkla ilgilenen bir araştırmacıyla tanıştı ve bu kişiyle birlikte çalışmaya başladı. İzinler almak ve organizasyonu düzenlemek ise en zor kısımlardandı. Ancak Ulaş, bu konuda başarılı bir şekilde çalışmalarını sürdürdü.
Ulaş’ın çalışması sonucunda elde ettiği bulgular, Osmanlı’nın İstanbul’daki yeraltı yapılarını nasıl koruduğunu ve aktardığını gösteriyor. İstanbul’un altında su ile ilgili yapıların yanı sıra çukur çeşmeler, maslaklar, yangın havuzları, ayazmalar ve kuyular bulunuyor. Osmanlı, arşiv belgelerini ve ekonomik servetini yeraltında saklamış ve bu nedenle bu belgelere ulaşmamızı sağlamış. Ulaş, 302 yapının incelenmesiyle çalışmasını tamamladı ve şimdi ise Galata bölgesindeki yeraltı yapılarını incelemek ve İstanbul’un tam bir yeraltı haritasını çıkarmak istiyor.