Kayseri’deki Çarşı İzni Saldırısı Ana Davasında Karar Verildi: 15 Asker Şehit

Kayseri'de 15 askerin şehit olduğu davada, hapis ve beraat kararlarına itiraz

2016 yılında Kayseri’de gerçekleşen saldırı, çarşı iznine çıkan askerlere yönelik düzenlendi ve sonucunda 15 asker şehit oldu. Bu olaya ilişkin olarak 21 sanıklı bir ana dava 19 Nisan 2019 tarihinde sonuçlandı. Saldırıyı gerçekleştiren tutuklu sanık Kenan Çiçek, 16 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1118 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Tutuksuz sanıklardan Abdullah Akbıyık ise “resmi belgede sahtecilik” suçundan 6 yıl, Mehmet Oluk ise “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 7,5 yıl, Ekrem Uğur ve Ümit Kepir ise “örgüte bilerek ve isteyerek yardım” suçundan 4’er yıl 6’şar ay, Murat Talan ise “resmi evrakta sahtecilik” suçundan 4 yıl, Serkan Ay ise “resmi evrakta sahtecilik” suçundan 4 yıl, halk otobüsünün sürücüsü Hamit Eroğlu ise “6136 Sayılı Kanuna Muhalefet” suçundan 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, tutuksuz olarak yargılanan 10 sanığın ise beraat etmesine karar verdi. Firari sanıklar Ferhat Tekiner, Sait Karabulut ve İshak Özçaktu’nun dosyaları ise ayrıldı.

Firari sanık PKK’lı ‘Fırat Botan’ kod adlı Ferhat Tekiner, 23 Ekim 2020’de Irak’ın kuzeyinde MİT ve emniyet iş birliğiyle gerçekleştirilen bir operasyon sonucu yakalanarak Türkiye’ye getirildi. Tekiner’in ifadesi doğrultusunda, Kenan Çiçek’in saldırıda kullandığı aracı çaldığı ve ona teslim ettiği tespit edilen 2 şüpheli ile birlikte Diyarbakır’da gözaltına alınan 4 şüpheli, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan tutuklandı.

Ana davaya ilişkin karar temyiz edildikten sonra dosya Yargıtay’a gönderildi. Dosyanın incelediği 3. Ceza Dairesi, 9 sanığa verilen hapis cezalarını eksik soruşturma gerekçesiyle bozdu. Kenan Çiçek, Murat Talan ve Serkan Ay’a verilen hapis cezaları ise hukuka uygun bulunarak onandı. Ceza Dairesi ayrıca, beraat eden 8 sanık hakkındaki kararı da onayladı. Ancak, Ferhat Tekiner’in verdiği ifade sonrası devam eden bir benzer dava dosyası nedeniyle, beraat eden Barış K. ve Mehmet A.’ya verilen kararlarda bozulma yaşandı.

Yargıtay’ın kısmen bozma kararı sonrasında Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Ferhat Tekiner ve diğer 4 sanığın ek iddianame kapsamında yargılandığı dava ile Yargıtay’ın kısmen bozma kararı verdiği dava dosyasını birleştirme kararı aldı. Karar duruşmasında, Ferhat Tekiner’in “kasten öldürme” suçundan 15 kez, “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan ise 1 kez olmak üzere toplamda 16 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığı ve saldırıda yaralanan 54 askere yönelik eylemi nedeniyle “kasten öldürmeye teşebbüs etme” suçundan 54 kez 20 yıl hapis cezasına mahkum edildiği belirtildi. Ayrıca, “hırsızlık” suçundan 18 yıl, “tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma” suçundan 12 yıl ve “resmi belgede sahtecilik” suçundan 6 yıl olmak üzere toplamda 1116 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, Barış K. ve Mehmet A. ile tutuksuz sanık Ekrem Uğur’u da “kasten öldürme” suçundan 15 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile “kasten öldürmeye teşebbüs etme” suçundan 54’er kez 20 yıl hapis cezasına mahkum etti. Ayrıca, tutuksuz sanık Ekrem Uğur hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı. Tutuksuz sanıklardan polis memuru M.Ö. “suçluyu kayırma” suçundan, Ümit K. ise “silahlı terör örgütüne yardım etme” suçundan 4’er yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırıldı.

Mahkeme, Mehmet Y., Mehmet O., Hamit E., Seyfettin A. ve Elzem Ş.’nin ise delil yetersizliğinden dolayı beraatlerine karar verdi. Abdullah A. ise geçen yıl hayatını kaybettiği için davanın düşürülmesine karar verildi. Firari sanık Sait Karabulut’un dosyası ise ayrıldı.

Duruşma savcısı, askerlerin aileleri ve sanıkların avukatları, yerel mahkemenin verdiği karara itiraz ederek dosyayı Yargıtay’a taşıdı. Sanık avukatları, cezaların fazla olduğunu, şehit ailelerinin avukatları ise tüm sanıklara en üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğini, tutuksuz sanıkların tutuklanmasını ve beraat eden sanıklara da ceza verilmesini talep etti. Duruşma savcısı ise beraat eden sanık Seyfettin A.’nın ‘resmi belgede sahtecilik’ suçunu işlediğine dair yeterli delil olmasına rağmen mütalaaya aykırı şekilde cezalandırılmaması nedeniyle karara itirazda bulundu.