Patates, bugün dünya genelinde farklı şekillerde tüketilen bir besindir. Aslında patatesin anavatanı Güney Amerika’dır ve yolculuğu And Dağları’nda yabani bir tür olarak başlamıştır. Yaklaşık 7-10 bin yıl önce ekilebilir bir türe dönüşen patates, önce tüm kıtaya, daha sonra da İspanyol denizciler tarafından Avrupa’ya yayılmıştır. İlk olarak İspanya’da ekilmeye başlanan patates, 1540 yılında Fransa’ya geçmiştir. Patates üzerine araştırmalar yapan İsviçreli botanist Gaspard Bauhin, bu bitkiye botanik literatüründe yer vermiştir. Patates, herhangi bir toprakta yetişebilme özelliği sayesinde Avrupa’da kıtlık dönemlerinde çok önemli bir besin kaynağı haline gelmiştir.
Türkiye’de patatesle tanışma ise 19. yüzyılda gerçekleşmiştir ve ünlü şef Rafet İnce’ye göre Anadolu topraklarının patatesle tanışması Balkan göçleriyle gerçekleşmiştir. Balkanlar ve Kafkasya’dan göç eden aileler, yanlarında getirdikleri patatesi ekerek Anadolu’ya yayılmasını sağlamıştır. Bu nedenle patateste farklı isimler kullanılmıştır, örneğin “gumpir”, “kartol”, “kartoşka” ve “kumpir”. Balkan coğrafyasından köken alan “kumpir” ismi aslında Bulgarca ve Yugoslavca olan “krumpir” sözcüğünden gelmektedir. Almanca’da “Grundbirne” olarak adlandırılan patates, Balkanlar’a gelince “krumpir”, Anadolu’ya gelince ise “kumpir” olarak adlandırılmıştır.
İstanbul’un ilk kumpircisi Kadıköy’deki Allpato’dur. Osman Solak, dükkânı Fikri Yalçın’dan devralmıştır. Kumpir popüler hale gelince, birçok kumpirci açılmaya başlamıştır. Büyük boy patatesler fırınlarda pişirilip içlerine tereyağı ve kaşar peyniri eklenerek servis edilmekte ve üzerine çeşitli soğuk mezeler konulmaktadır. Kumpir, Ortaköy gibi bölgelerde en ünlü sokak yemeği haline gelmiştir.
Ortaköy’ün en ünlü yiyeceği kumpir olup, burada birkaç tezgah yan yana dizilmiştir. Murat Güç, 36 yıldır Ortaköy’de kumpir yapmaktadır. Kumpir, Ankara’ya ve ardından Ortaköy’e gelmeden önce yabancı ülkelerde popüler hale gelmiştir. Kumpir, kilo aldırmayan, şeker düzeyini yükseltmeyen ve vitamin deposu olan sağlıklı bir besindir. Kumpirin içine konulan malzemeler genellikle kalorili ve lezzetli besinlerdir. 1 adet kumpir, eklenen mezelerle birlikte yaklaşık olarak 1200 kaloriye kadar çıkabilmektedir.
Diyetisyen Burcu Kırbaç, kumpirin genellikle kalorili malzemeler içerdiğini ve bu nedenle dikkatli tüketilmesi gerektiğini belirtmektedir. Evde yapılan kumpirlerin kalorisi ortalama olarak 500-600’e kadar düşebilmektedir. Patates kendisi sağlıklı bir besin olmasına rağmen, içerdiği malzemelerle kalorisi artabilmektedir. Patates, potasyum, C vitamini, kalsiyum ve demir gibi besin maddeleri açısından zengindir.
Diyetisyen Kübra Çıtlak ise kumpirin karbonhidrat ve lif içeriği açısından zengin olduğunu belirtmektedir. Sade bir kumpirin ortalama kalorisi 300 iken, içine eklenen malzemelerle birlikte 500-600 kaloriye kadar çıkabilmektedir. Sağlıklı bir şekilde tüketmek için porsiyon kontrolüne ve içeriklere dikkat etmek gerekmektedir. Sebzelerle hazırlanan kumpirler daha sağlıklı bir seçenek olabilir. Bakan Mehmet Şimşek’in tükettiği kumpir, sebze ağırlıklı olduğu için ortalama olarak 300-400 kalori civarındadır. Almanya’da ise kumpir kültürü bulunmamaktadır.
Sonuç olarak kumpir, dünya genelinde popüler olan sokak lezzetlerinden biridir. Patatesin farklı şekillerde kullanılmasıyla hazırlanan kumpir, farklı malzemelerle zenginleştirilebilmektedir. Sağlıklı bir şekilde tüketildiğinde patatesten yararlanma imkanı sunmaktadır.