Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın “EdU” Molekülü İle Yaptığı Keşif Beyin Kanseri Tedavisine Işık Tutuyor
Nobel ödüllü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, “EdU” molekülü üzerine yaptıkları keşfin beyin kanseri için potansiyel bir tedavi olabileceğinin müjdesini verdi. Sancar, yaptığı çalışmayı “heyecan verici keşif” olarak tanımlayarak, 10 yıl süren çalışmasıyla hücrelerin hasarlı DNA’yı tamir ederek genetik bilgiyi koruduğunu moleküler düzeyde haritaladığını belirtti.
Sancar, EdU molekülünün hücre kültürüne konulduğunda hem normal hücreleri hem de kanser hücrelerini öldürdüğünü ancak bu potansiyelin daha önce keşfedilmesine rağmen ilerletilemediğini dile getirdi. Beyin tümörlerinin ölüm nedenleri arasında 10. sırada yer aldığını belirten Sancar, mevcut kanser ilaçlarının “kan-beyin” bariyerini geçemediğini ve bu yüzden beyin kanseri tedavisinde yetersiz kaldığını vurguladı.
Sancar’ın keşfiyle ilgili olarak, EdU molekülünün beyne kolaylıkla girebildiğini ve kanser hücrelerini öldürebildiğini belirten bilim insanı, “EdU’nun özellikleri, onu etkili bir beyin kanseri ilacının temeli haline getirebilir. Klinik deneylerde yan etkilerinin araştırılması gereken EdU, hızlı bölünen kanserli beyin hücrelerini öldürebilirken, sağlıklı beyin hücrelerini koruyabilir. DNA onarımıyla ilgili bu yeni metodu Türkiye’ye de aktarmak için çabalıyorum.” şeklinde konuştu.
Yumurtalık Kanserine Karşı Geliştirilen Aşı
İngiliz bilim insanları, Oxford Üniversitesi’nde yumurtalık kanserini önleyen bir aşı geliştirmek için çalışıyor. OvarianVax adı verilen aşının, bağışıklık sisteminin yumurtalık kanserinin erken evrelerini tanıyıp saldırmasını öğreteceği ve her yıl İngiltere’de 4 bin kadını öldüren hastalığı önlemeyi amaçladığı belirtiliyor.
Uzmanlar, OvarianVax aşısının rahim ağzı kanserini önleyen HPV aşısının etkisine benzetildiğini ifade ediyor. Oxford Üniversitesi’nden Prof. Ahmed Ahmed, aşının klinik çalışmalardaki hastaların dört ila beş yıl içinde fayda görebileceğini umduğunu ve aşının genel kullanıma girmesinin daha uzun sürebileceğini söyledi. Ekip, erken evre yumurtalık kanseri hücrelerinde bulunan proteinlerin bağışıklık sistemi tarafından nasıl tanındığını araştırdıktan sonra kanser riskini artıran gen mutasyonları taşıyan hastalarda klinik denemelere geçmeyi planlıyor.