Öğrenciler Haberleri Olmadan Atanan Danışmanlardan Şikayetçi
Yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin tez sürecinde, ana danışmana ek olarak uzmanlık gerektiren başka bir alandan ikinci bir akademisyenin görev almasına ‘eş danışmanlık’ adı veriliyor. YÖK Lisansüstü Eğitim Yönetmeliği’ne göre, disiplinlerarası nitelik taşıyan tez çalışmaları için bu atama yapılabiliyor. Süreç, birinci danışmanın teklifi ve anabilim dalı kurulunun kararı ile ilerliyor.
Akademik iş birliğini güçlendirmek amacı taşıyan bu sistemin, bazı akademisyenler tarafından kötüye kullanıldığı iddiaları öne çıkıyor. Bir doktora öğrencisi, “hiç tanımadığı ve fakültede görmediği bir akademisyenin ‘eş danışman’ olarak kendinden habersiz şekilde atandığını” ifade ediyor.
Üniversitelerdeki akademik yükselme kriterleri arasında yer alan tez danışmanlığı, akademisyenlere önemli puanlar kazandırıyor. Bu puanların, hiçbir katkıda bulunulmayan çalışmalar üzerinden elde edilmesi, haksız rekabete yol açıyor. Doçentlik ve profesörlük başvurularında, bu yolla dosyaların zenginleştirildiği belirtiliyor.
Mağdur olduğunu söyleyen doktora öğrencileri, “Akademik yükselmeye ihtiyaç duyduğunu düşündüğümüz ancak hiç tanımadığımız, dolayısıyla yaptığımız akademik çalışmaya hiçbir katkısı olmayan kişilerin isminin yazıldığını görünce tezimi değiştirme yoluna gittim” diyerek yaşadıkları sorunu aktarıyor. Ayrıca, “Bazılarına çalışmanın ismini sorsanız söyleyemezler” ifadesiyle durumun vahameti gözler önüne seriliyor.
Konuyla ilgili görüş bildiren bir profesör ise, sistemin doğru uygulandığında yararlı olduğunu ancak akademik kariyer ve maddi kazanç için haksız atamalar yapıldığını vurguluyor. Sembolik eş danışmanlıkların, 30-40 bin TL’ye varan ek gelir ve akademik yükselme avantajı sağladığına dikkat çekiliyor.