Buca ilçesindeki bir evde çıkan yangın sonucunda Halil Yılmaz’ın evinde yanmış bir kadın cesedi bulundu. Cesedin, Sibel Çelik’e ait olduğu tespit edildi. Polis, Çelik’in Yılmaz ile nişanlı olduğunu öğrendi ve Yılmaz şüpheli olarak arandı. Ancak, polis Yılmaz’ı bulamadı ve olaydan bir gün sonra Yılmaz’ın ağabeyi S.Y. Diyarbakır’a giderken yakalandı ve gözaltına alındı. S.Y. sorguda çelişkili ifadeler verdi ve tutuklandı.
Yapılan soruşturma sonucunda iddianamede, Sibel Çelik’in bıçak darbeleriyle öldürüldüğü ve cesedinin evin içindeki bazaya konulduğu ve sonra evin ateşe verildiği belirtildi. İki kardeş hakkında ‘nitelikli kasten öldürme’, ‘mala zarar verme suretiyle yakmak’ ve ‘kasten yangın çıkarma’ suçlarından dava açıldı. Davanın görüldüğü mahkemede S.Y. tahliye edildi ve bu süreçte kayıp olan Halil Yılmaz da bulunamadı. Ayrıca, yargılamada Sibel Çelik’in Adli Tıp Kurumu raporlarına göre cinsel saldırıya uğradığı ortaya çıktı.
Halil Yılmaz, Almanya’ya kaçtığı tespit edildi ve Türkiye ve Almanya arasındaki suçlu iadesi anlaşmasına rağmen Almanya, Yılmaz’ı yıllarca Türkiye’ye göndermedi. Neden olarak ise Yılmaz’ın Almanya’da iltica talebinde bulunduğu ve politik baskılara maruz kaldığı gerekçe gösterildi. Ancak, Çelik’in ölümünden 6 yıl sonra Yılmaz geçen yıl Türkiye’ye getirildi ve tutuklandı. Yargıtay tarafından verilen karar doğrultusunda Yılmaz’a ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası ve ‘mala zarar verme’ suçundan da 1,5 yıl hapis cezası verildi. Yargıtay’ın kararı kesinleşti.
Sibel Çelik’in ailesinin avukatı konuyla ilgili olarak “Yargıtay’ın verdiği bu karar çok sevindirici. Umarız bu karar diğer kadın cinayetlerinin de önüne geçmek için emsal olur. Kadın cinayetlerinin son bulmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.