Heykel, Neolitik Çağ İnanç Dünyasına Işık Tutuyor
Göbeklitepe’de gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda, B ve D yapıları arasındaki bir odanın duvarı içinde yatay olarak yerleştirilmiş insan heykeli keşfedildi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu buluntunun Neolitik Çağ’ın ritüelleri ve inanç dünyası hakkında değerli bilgiler sunacağını açıkladı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, 2025 yılı kazı sezonunun hem Göbeklitepe hem de Taş Tepeler Projesi kapsamındaki diğün alanlar için oldukça verimli geçtiğini belirtti. Karul, “Gayet başarılı bir sezon oldu. Yapıların yanı sıra çok sayıda esere de rastlandı” dedi.
Heykel Bilinçli Bir Şekilde Duvar İçine Yerleştirilmiş
Heykelin bulunuş şekli dikkat çekici. Prof. Dr. Karul, “Heykel oldukça gerçekçi ve benzerlerinden de bildiğimiz tanımlı bir üsluba sahip. Bir eli karnının üzerinde diğeri ise göğsünde olacak şekilde şekillendirilmiş” ifadelerini kullandı. Heykelin, bir yapı malzemesi gibi duvarın içinde bulunmasının bilinçli bir tercih olduğu düşünülüyor. Karul, bu durumu şöyle açıkladı: “Göbeklitepe ve çağdaşlarında bu uygulamaya sıkça rastlıyoruz. Söz konusu heykelin yapı duvarının içine bilinçli bir şekilde yerleştirildiği düşüncesini destekliyor.” Bu durum, heykelin bir ritüelin parçası olarak duvara adak niteliğinde bırakılmış olabileceğine işaret ediyor.
İnsan Betimlerinin Artışı Yerleşik Yaşamın Evrimini Gösteriyor
Bulunan heykel, Göbeklitepe’de insan betimlerinin anlamı hakkında da yeni sorular ortaya çıkarıyor. Karul, “Yerleşik hayatın başlangıcında, insan kendini doğanın bir parçası olarak gördüğü için sembolik dünyasında hayvanların yeri daha fazla” diyerek erken dönemde hayvan betimlerinin ağırlıklı olduğunu vurguladı. Ancak zamanla insan figürlerinin arttığını belirten Karul, “Yerleşik hayata girildikçe kendini evrenin merkezine koymaya başlıyor ve insan heykellerinin sayısı artıyor” şeklinde konuştu. Bu nedenle, her yeni insan heykeli, tarih öncesi toplumların düşünce yapısının ve Göbeklitepe’nin işlevinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.