İstanbul Yolsuzluk Soruşturması ve Son Gelişmeler

Kamerayı bantlayan koruma: Kimseden talimat almadım

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne Yönelik Yolsuzluk İddiası Soruşturmasında Son Durum

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik “yolsuzluk” iddiasıyla devam eden soruşturma kapsamında gerçekleştirilen ikinci dalga operasyonda gözaltına alınan Çağlar Türkmen’in emniyet sorgusu tamamlandı. Gözaltına alınan Türkmen, emniyet ifadesinde özel güvenlik görevlisi olduğunu belirtti. Türkmen, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 12 Ekim 2024’te bir otelde yapacağı görüşme öncesinde kameraları bantla kapatmasına ilişkin şunları söyledi:

“Toplantı katında bulunan kameralara bant çeken kişi benim. Çünkü daha önce bir restoranda İngiliz elçi ile yaptığı görüşmeyi kast ederek Ekrem İmamoğlu’nun burada bulunan görüntülerinin basına sızdırılması sebebiyle daha sonra gideceği yerlerdeki kamera görüntüleri bantlanır ve kameranın görüntü alması engellenir. Bu karar Ekrem İmamoğlu’nun koruma ekibi olarak alınmış bir karardır. Rutin olarak yapılan bir işlem olduğu için bana kimse talimat vermedi. Ben kendim kamera görüntülerini bantladım.”

Otel çıkış görüntülerinde valizle çıkan Türkmen, valizlerin içinde jammer cihazı olduğunu belirtti ve toplantıya kimlerin katıldığını bilmediğini ifade etti. Emniyet Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada jammer kullanımı ile ilgili detaylar verildi. Emniyet açıklamasında, belediye başkanları ve belediyelerin jammer kullanımına izinli olmadığı vurgulandı.

İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa’nın ifadesinde rüşvet iddialarıyla ilgili savunmasına da yer verildi. Başa, iddiaların asılsız olduğunu belirterek, hiçbir kanunsuz işlemin altına imza atmadığını savundu.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Özel Kalem Müdürü Kadriye Kasapoğlu’na yapılan sorguda telefon görüşmeleri, HTS ve baz kayıtları soruldu. Kasapoğlu, görüşmelerin tamamının belediye ve kamu adına yapıldığını belirterek herhangi bir özel durumun olmadığını ifade etti.

CHP’den Zeytinburnu Belediye Başkan adayı olan Onur Soytürk’e yapılan sorguda Adnan Oktar’a ait olan ve Rus milyarder Abramoviç tarafından satın alınan Vaniköy’deki villa ile ilgili iddialar soruldu. Soytürk, kayınpederinin vefat ettiğini ve Atina’da hiç bulunmadığını belirtti.