Bakanlık: “Sınav Kaygısı Kontrol Edilmezse Performans Düşebilir”

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Sınav hazırlığı, öğrenciler için yoğun bir bilgi edinme sürecinin yanında önemli bir duygusal yük anlamına gelmektedir. Bu süreçte ortaya çıkan sınav kaygısı kontrol edilemediğinde; öğrencinin bilgi düzeyinden bağımsız olarak, akademik performansı olumsuz etkilenebilir” ifadeleri kullanıldı. Uzmanlar, kaygıyı bastırmak yerine fark edip yönetmenin önemine dikkat çekerek, nefes egzersizleri ve odaklanma tekniklerinin etkili olduğunu vurguladı.

“Aşırı Kaygı Fiziksel ve Zihinsel Sorunlara Yol Açabilir”

Açıklamada, sınav endişesinin yalnızca bilgi eksikliğinden değil, kişinin kendisine dair inançlarından da kaynaklanabileceği belirtilerek, “Kaygı kontrol edilebilir bir düzeyde dikkat ve motivasyonu artırabiliyorken, kontrol edilemediğinde hem fiziksel hem de ruhsal problemlere neden olabilmektedir” denildi. Mide bulantısı, çarpıntı gibi belirtilerin yanı sıra felaket senaryoları kurmanın da performansı düşürdüğüne dikkat çekildi. Düzenli uyku, dengeli beslenme ve planlı çalışmanın kaygıyı azalttığı ifade edildi.

“Aile ve Öğretmen Desteği Psikolojik Dayanıklılığı Artırıyor”

Bakanlık, “Sınav sürecinde öğretmen ve ailelerin tutumu, öğrencinin psikolojik dayanıklılığı üzerinde belirleyici rol oynamaktadır” açıklamasını yaptı. Öğrencilere sınavın kişiliklerini ölçen bir araç olmadığının hatırlatılması gerektiği vurgulanırken, “Anlayışlı, güven veren ve yargılamayan bir yaklaşım, öğrencinin kendine olan inancını pekiştirir” mesajı paylaşıldı. Destekleyici çevrenin, öğrencinin hem sınav hem de genel yaşam başarısını olumlu etkilediği kaydedildi.