Adana’da yaşayan Şadiye Taşdan, 15 Ekim 2021 tarihinde ateşlenip fenalaşması üzerine özel bir hastaneye kaldırıldı. İdrar yolu enfeksiyonu teşhisiyle yoğun bakım servisinde tedavi gören Taşdan, 28 gün süren bir tedavi sürecinin ardından taburcu edildi. Ancak, 23 Aralık 2021 tarihinde yine fenalaşarak, kaldırıldığı kamu hastanesinde hayatını kaybetti. Yapılan inceleme sonucunda, Taşdan’ın enfeksiyon nedeniyle hayatını kaybettiği tespit edildi.

Kızı Mine Taşdan, özel hastaneden aldığı epikriz raporlarında annesinin entübe edilmiş olarak gösterildiğini fark etti. Pandemi dönemi nedeniyle ziyaretlerin yasak olduğu bir süreçte, Mine Taşdan cep telefonuyla annesiyle görüntülü konuşarak iletişim kurabiliyordu. SGK’ya durumu bildiren Mine Taşdan, özel hastaneyi sorumlu tutarak suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık, bu iddia hakkında kovuşturmaya yer vermedi. SGK ise konuyla ilgili inceleme başlattı.

Yapılan incelemede, Şadiye Taşdan’ın 2. derece yoğun bakım hastası olması gerektiği halde 3. derece hasta olarak kaydedildiği ve devlete daha yüksek bir ücretin fatura edildiği belirlendi. SGK bu fazla ödemenin faiziyle birlikte geri alınması için özel hastaneye 25 bin 496 lira 50 kuruş talep etti.

Mine Taşdan, annesinin ölümünden sonra aldığı epikriz raporlarıyla ilgili olarak, “Dosyaları aldıktan sonra doktorun bize verdiği bilgiler ile e-devlet üzerindeki bilgiler uyuşmuyordu. Annem hastanede yattığı dönemlerde pandemi nedeniyle ziyaret yasağı vardı. Bunun üzerine doktorların yardımıyla annemle görüntülü görüşebiliyorduk ve durumu oldukça iyiydi. Ancak epikriz raporlarında annemin hastanede yattığı 22 gün boyunca makineye bağlı yaşadığına dair kayıtlar bulunuyordu. SGK’ya yaptığım ihbar sonucunda devlete yersiz fatura kesildiği için alınan para devlete geri iade edildi. Bu hastane, devleti yanıltarak zarara uğrattı.” şeklinde konuştu.