Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin seçkin halef-selef baş baletleri, dikkatleri üzerlerine çekiyor. Dünya genelinde birçok ödül kazanan önceki baş balet Volkan Ersoy (48), yerini Yozgatlı hemşerisi İlhan Durgut’a (30) bıraktı. Ersoy’un Harem balesinde taktığı padişah kavuğu şimdi aynı eserde dans eden Durgut’ta bulunuyor.
Ersoy, Durgut’a “Evlat, toprağım” derken, Durgut da “Hem Yozgatlı hem abi. Yozgatlılık her zaman başka” diyerek yanıtladı. Ersoy, Fransa’dan Japonya’ya kadar birçok ülkede düzenlenen bale yarışmalarında ödüller kazandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nün çeşitli idari pozisyonlarında yer aldı. Son yıllarda koreografisi yapılan eserlerle bale dünyasında adından söz ettirdi.
Ersoy’un yerini İlhan Durgut aldı. Durgut, Amadeus Uyuyan Güzel’den Hamlet’e kadar birçok eserde sahne aldı. 2015 Uluslararası İtalya Spoleto Bale Yarışması’nda altın madalyanın sahibi oldu, 2014 Uluslararası Grand Prix of Siberia Krasnoyarsk Bale Yarışması’nda da finalist olarak diploma kazandı.
Balet Ersoy’un yerinde şu anda Durgut bulunuyor. Halen eserin repertuvarda olduğunu belirten Ersoy, “Kavuğu İlhan’a devrettim. Ben ilk padişah, son padişah da İlhan. Bizim kavuk da onda” hatırlatmasını yapıyor.
Yozgatlı baletler okulu
Akraba çevresinden mahalle arkadaşlarına kadar baskılara maruz kalan sanatçılar, genç yaşlarında baleye yönelmeye başladılar. Balet Ersoy, annesinin tesadüfen gördüğü bir çocuk balesi ilanını gördükten sonra başladı. Ailesi ona destek verdi ve şu anda dünya çapında başarılar kazandı.
Durgut da aynı şekilde, bir arkadaşının babasının önerisiyle baleye yönelmeye karar verdi ve ailesinin desteğiyle bugüne kadar geldi. Ancak erkeklerin baleyi seçmeleri toplumda hala bazı zorluklara neden oluyor.
Bale, bedensel zorlukların yanı sıra en az tıp eğitimi kadar zor bir meslektir. Ancak bu zorluğa rağmen, her iki sanatçı da kendilerini özgür hissettiklerini ve mesleğe olan bağlılıklarını asla kaybetmeyeceklerini söylüyorlar.
Sonuç olarak, bu iki Yozgatlı baş balet, Anadolu’dan yetişen dansçılar olarak aynı zorlukları ve baskıları paylaşıyorlar. Ancak bu zorluklara rağmen, bale mesleğine olan aşklarını ve bağlılıklarını koruyorlar ve Türkiye’nin gururu olmaya devam ediyorlar.