Ümraniye’de 23 Eylül 2024 tarihinde polis memuru Şeyda Yılmaz’ı şehit eden Yunus Emre Geçti, 19 yaşındaki sanık, davanın ikinci duruşmasında hakim karşısına çıktı. İstanbul Anadolu 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, şehit polis Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz, sanık Yunus Emre Geçti’nin annesi Pınar Geçti ve avukatlar hazır bulundu. Tutuklu sanık Geçti ise cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Savunmasında, sanık Yunus Emre Geçti “Olay kasıtlı yapılmamıştır. Ben böyle bir şeye yeltenecek bir kişi değilim. Olayı hatırlamıyorum. Beni köpek arabasıyla getirdiler. Benim uyuşturucunun etkisinde olduğumu göz önünde bulundurun. Çok pişmanım. Her dosyamdan berat ettim. Evet, uyuşturucu bağımlısıyım. Vereceğiniz karara saygı duyuyorum” sözleriyle savunma yaptı.
Mahkeme başkanının sorusu üzerine Geçti, “Ben kesinlikle nişan alarak, kasten bunu yapmadım. Varilin arkasında Şeyda ablayı görmedim. Karakoldaki 500 kişiye beni sorsanız, kimse kötü bir şey söyleyemez. Bu planlı, projeli bir olay değil. Çok pişmanım” şeklinde konuştu.
Müşteki olarak dinlenen şehit polis Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz, “Eşim devletine, milletine bağlı bir Türk gencidir. Asıl kayıp devletin kaybıdır. Devlet, vatansever bir evladını toprağa verdi. Kinim diridir, devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık Yunus Emre Geçti’nin annesi Pınar Geçti ise “Ben yemin ederim psikolojik tedavi görüyorum. Niye çöp poşetine, neden hayvan arabasına konuldu?” sözleriyle duygularını dile getirdi.
Mahkeme, sanık Yunus Emre Geçti’yi ‘Görevli memura karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘Görevli memura karşı kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 20 yıl, annesi Pınar Geçti’yi ‘Olası kastla yaralama’ suçundan 3 yıl, ‘Görevi yaptırmamak için direnme’ suçundan ise 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.